Bu hastalık (Endometriozis) kısırlık ile doğrudan ilişki olan bir hastalık çeşididir. Çikolata kisti genel olarak hamile olmayan kadınlar %50 oranlarına kadar artış gösterir. Bütün dünya çapında yaklaşık 200 milyon insanda oluşan çikolata kisti Türkiye’de yaklaşık 2.5 milyon kadında görülen bir hastalıktır.
Bu hastalık genel olarak 24 ile 35 yaş arasındaki kadınlarda görülmektedir. Ayrıca kadınların en sık yaşadığı sorunlardan biridir. Hastalık genel olarak üreme çağında olan kadınlarda %5 ya da %10 civarında görülse de bu sorun anne ya da kız kardeşte görülmesi neticesinde, risk boyutu büyük ölçüde artmaktadır.
Gıdaların Çikolata Kisti Üzerindeki Etkisi
Çikolata kisti yalnızca beslenme sorununun ortadan kaldırılması ile çözülen bir hastalık değildir. İnsanlar grip oldukları zaman savunma hücrelerinin tüketmiş olduğu antioksidan enzimlerine destek sağlamak için C ve A vitamini tüketilmesi gerekiyorsa, aynı durum yine vitamin desteği verebilmek için, antioksidan içerikli koyu yeşil, mor yapraklı sebzeler, tüketmek yararlı olabilir. Ayrıca bu hücrelerin hareket geçmesi, vücutta yabancı olarak algılanacak besinlerden de uzak durmakta büyük fayda vardır. Bu durumlar genellikle asitli içeceklerde ve hazır gıdalarda, işlenmiş buğday ürünlerinde meydana gelmektedir. Bu sebeple tam buğdaylı ürünler ile beslenmek daha mantıklı bir durumdur. Ayrıca mevsimine göre yetiştirilmeyen sebze ve meyvelerde bir takım fito östrojen adında bir katkı maddesi bulunmaktadır. Bu durum da vücutta östrojene dönüşerek endometriozis dokusunda büyütücü etkiler sağlamaktadır.
Hastalığın yerleştiği bölgeler ve yayılma durumuna bağlı olarak başta ağrı olmak gibi bazı belirtiler göstereceğini, bazı hastalarda ise herhangi şikâyet olmaksızın, jinekolojik muayene esnasında saptanabileceği durumları söz konusudur. Jinekolojik muayene esnasında ağrı, yumurtalıklarda kitle saptanması veya makata doğru yayılan bir ağrı hissedilmesinin de hastalığı düşündürebileceğini dile getirerek, “Ultrasonografi tanı için büyük ölçüde yardımcıdır ancak kesin tanı ancak laparoskopiyle görüp, örnek alıp sonrasında mikroskop altında dokunun incelenmesiyle sağlanır.
Ağrı ilaçlarla tedavi edilebilirken, kısırlık için ilaç tedavisinin yararı yoktur ve cerrahi gerekir. Ağrı kesicilere yanıt alınamayanlarda veya çocuk isteği olup gebe kalamayanlarda cerrahi tedavi tercih edilir. Cerrahi esnasında mümkün olduğunca yumurtalıklar korunmalıdır. Ameliyat sonrasında gebe kalma oranı en yüksek ilk aydır. Cerrahi tedavi sonrası gebelik olmayan olgularda eğer tüplerde ve spermde ciddi bir sorun yok ise aşılama yöntemi tercih edilebilir.
Kadın hastalıkları ve doğum konusunda uzman ve ileri derecede deneyimli bir hekimdir. Özellikle jinekolojik kanser ameliyatları konusunda uzmanlaşmıştır. Hem Türkiye’nin en bilinen ve güvenilen devlet hastanelerinde uzun yıllardır görev yapmış, hem de özel sektörün bilindik hastanelerinde halen görevini sürdürmektedir.
Üsküdar Caddesi Yukarı Mahalle
Uras İş Merkezi No:18/5
Kartal
İSTANBUL
+90 (216) 353 96 24
©2021 Jin. Opr. Dr. Abdülkadir Sağkol. Her Hakkı Saklıdır.
İstanbul Genital Estetik Merkezi | Bu site Ela Design® Yazılımları ile hazırlanmıştır.